Çiftlerin yaşamlarında cinsellik önemli bir yere sahiptir. Seks hem fiziksel, hem de ruhsal bir ihtiyaçtır. Kadın ve erkeğin cinselliğe bakış açısı, cinsellikte yaşanacak sorun ve mutlulukları da beraberinde getirir.
Günümüzde gittikçe ağırlaşan iş yoğunluğu, mesailer, uykusuz gecelerle beraber teknolojik gelişmelerle beraber yayılan radyasyonun da artması, çiftlerin yaşamının hemen her anında rasyasyona maruz kalması ister istemez bu koşullarda yaşayan kişileri en başta stres topu haline getirebiliyor. Yaşanan stres farkında olmadan bilinçaltına işlerken aynı zamanda stres topu haline gelen kişileri cinsellikten de uzaklaştırabiliyor.
CİNSEL İSTEKSİZLİKTE STRES BAŞI ÇEKİYOR
Çiftler arasında yaşanabilecek cinsel başarısızlıkların bir çok sebebi vardır. Genetik yapı, geçirilen bir hastalık ve ya özellikle kadınlarda menopozdan sonra görülen kuruluk hissi gibi. Ama en önemli etken strestir. Stres kişilerin cinsellikte yaşadığı üç adımı ilkinden başlamak üzere büyük ölçüde etkilemektedir. Cinsellikte ilk adım cinsel istektir. Stres altında olan kişilerin libidosu düşük görünmektedir. Dolayısıyla cinsel istekleri büyük oranda düşmektedir. İkinci aşama cinsel uyarılmadır. Depresyonun etkisi ile isteksiz başlanan bir cinsel birleşme, uyarılmaya da yanıt vermekte sorun yaşar. Sonuncu adım ise orgazmdır. İstekli olmayan ve uyarılamayan kişiler cinsel olarak orgazma uzaktırlar. Bu sorunlar kişiden kişiye değişmekle birlikte erkekte sertleşme sorunları, erken boşalma, cinsel isteksizlik gibi belirtiler verirken, kadınlarda sadece cinsel isteksizlik olarak ortaya çıkmaktadır.STRESLE BAŞA ÇIKMANIN YOLLARINI ÖĞRENMEK CİNSEL MUTLULUK İÇİN ÖNEMLİ

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder